Sessiz Haritalar: Irksal ve Etnik Kimliğin İzleri Irk ve etnik köken en derine kazınmış kimlik katmanımızdır, aynı zamanda sosyal eşitsizliklerin yeniden üretildiği bir zemin olarak da karşımıza çıkmaktadır. Bu yazıda, hem sosyolojik kuramlar hem de kişisel gözlemler ışığında, ırksal ve etnik kökenin kimlik üzerindeki etkilerini ve bu yapıların toplumsal eşitsizlikle nasıl kesiştiğini tartışmaya açacağım. Nitekim kimlik , Yanık’ın (2016, s. 45) da vurguladığı gibi, sosyal bilimler alanındaki en temel kavramlardan biridir. Toplumsal yaşamda sıkça karşılaşılan ancak çoğu zaman birbiriyl e karıştırılan iki kavramdır: ırk ve etnisite . Sosyolojik açıdan bu kavramlar, bireylerin kimlik inşasında ve toplumsal konumlanmalarında önemli rol oynar. Irk , tarihsel olarak biyolojik farklılıklara (ten rengi, saç tipi, yüz hatları gibi) dayandırılarak tanımlanmış; ancak günümüzde sosyologlar tarafından büyük ölçüde sosyal olarak inşa edilmiş bir kategori olarak kabul edilmektedir. Genetik ar...
Din, Sadece İnsanlara mı Özgü? Din, dünyanın var oluşundan belki de daha öncesine dayanan toplumda kimlik, çatışma veya kültürel hafıza etkisine sahip olmuştur. Bu bağlamda, sosyolojik açıdan yalnızca inanç sistemlerinden ibaret değildir; aynı zamanda toplumsal düzeni şekillendiren, değerleri aktaran ve bireyler arasında bağ kuran bir yapıdır. Benim fikrime göre sadece insan toplumuna ait değil aynı zamanda hayvan toplumlarında sahip olduğu bir sistem ve değerdir. İnsanla sınırlı olmayan bu toplumsal örgütlenme biçimini anlamlandırmak için, öncelikle dinin insan toplulukları içindeki işlevlerine yakından bakmak gerekir. Din sadece metafizik inançların değil ayrıca bireylerin ve toplumların yaşam biçimini, değer sistemini ve toplumsal ilişkilerini şekillendiren çok katmanlı bir kurumdur. Sosyolojik açıdan bakıldığında din, bir topluluğun kutsal kabul ettiği semboller, ritüeller ve normlar aracılığıyla " kolektif aidiyet ve düzen " oluşturan bir yapıdır. Bu yapı bireylere...